Ceza Muhakemesi Hukukunda Olağan Kanun Yolları
CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU
OLAĞAN KANUN YOLLARI[1]
NOT: 20 Temmuz 2016 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek yeni sisteme göre yazılmıştır. DİPNOTLARA DA BAKINIZ.
#
İTİRAZ
Bütün hakim kararlarının VEYA kanunda belirtilen bazı hallerde mahkeme kararlarının
yetkili merci tarafından incelenmesidir.
Hem hukuki anlamda, hem maddi anlamda inceleme yapılmaktadır[1].
Konusu, kural olarak hakim kararlarıdır. CMK’nın 267. maddesi uyarınca
TÜM hakim kararlarına karşı itiraz yolu açıktır.
İTİRAZ YOLUNA GİDİLEBİLECEK MAHKEME KARARLARI AŞAĞIDAKİ GİBİDİR (BUNLAR İSTİSNAİDİR ve tek
tek sayılmıştır.)
-
Yetkisizlik kararına (m. 5/2)
-
Eski hale getirme isteminin
reddi kararına (m. 42/2)
-
Gözlem altına alma kararına (m.
74/4)
-
Beden muayenesi ve vücuttan
örnek alınması kararına (m. 76/5)
-
Tutuklama, tutuklamanın devamı
ve salıverme isteminin reddi kararına (m. 101/5 ve m. 104/2)
-
Adli kontrole ilişkin karara
(m. 111/2)
-
Elkonulan eşyanın iadesi
isteminin reddi kararına (m. 131/1)
-
Müdafi ve vekilin yasaklanması
kararına (m. 151/4)
-
Durma kararına (m. 223/8)
-
Zorlama amaçlı elkoyma kararına
(m. 248/8)
-
İstinaf başvurusunun kabul
edilebilir olmadığı kararına (m. 276/2)
-
Temyiz başvurusunun kabul
edilebilir olmadığı kararına (m. 296/2)
-
Yargılamanın yenilenmesi
isteminin kabul edilebilir olmadığı kararına (m. 319/3)
-
Yargılamanın yenilenmesi
isteminin esassız olması nedeniyle reddi kararına (m. 321/3)
-
İnfazla ilgili kararlara (5275
sk. m. 101/3)
-
Hükmün açıklanmasının geri
bırakılması kararına (m. 231)
karşı itiraz yoluna
gidilebilir.
İtiraz başvurusu yazılı olarak veya zabıt
katibine tutanağa geçirilmek kaydıyla sözlü olarak yapılabilir.
·
Kararın öğrenildiği andan
itibaren 7 gün içinde yetkili
mercie başvurulmalıdır. Bu süre HAK DÜŞÜRÜCÜ niteliktedir.
·
İtiraz yoluna başvurulması ile
karar yerine getirilmeye devam eder
- İTİRAZ
İSTEMİNİ İNCELEYECEK YETKİLİ MERCİ
İtiraz istemi ilk önce kararı veren mahkemenin önüne gider. (Karar vereni kendisine şikayet ediyoruz yani. Doğal olarak
reddediliyor genelde). Kararı veren mahkeme itirazı yerinde görürse kararı
düzeltir. Ve sorun çözülür. Ancak itirazı yerinde bulmazsa, itirazı incelemeye
yetkili merciye 3 gün içinde gönderir.
·
Sulh Ceza Hakimliği (SCH)
kararına karşı à Numara olarak kendisini izleyen hakimliğe, son numara ise 1. Sulh
Ceza Hakimliğine[2] VEYA orada SCH yoksa en yakın sulh ceza
hakimliğine başvurulur.
·
Asliye ceza mahkemesei
hakiminin kararlarına karşı à o yargı çevresindeki Ağır Ceza Mahkemesi inceler.
·
Ağır Ceza Mahkemesi ve Ağır
Ceza Mhk. Başkanı tarafından verilen kararlara karşı à
Numara olarak kendisini izleyen mahkeme, son numara için birinci ağır ceza; tek
ağır ceza mhk varsa en yakın ağır ceza mahkemesi inceler. (Sulh cezadaki gibi)
·
Bölge Adliye Mahkemesi (BAM)
Ceza Dairelerinin tüm kararları +
Yargıtay Ceza Dairelerinin esas mahkeme
olarak verdiği kararlara karşı à Kararı üye
vermişse; Daire başkanı – Kararı daire başkanı vermişse; bir sonraki daire
inceler. (Son numara ise, birinci daire)
·
Naip hakim kararlarına karşı à Mensup oldukları Ağır Ceza Mhk. Başkanı inceler
·
İstinabe olunan mhk.
kararlarına karşı à Yukarıdaki esaslara göre; bulundukları yerdeki mahkeme başkanı veya
mahkeme inceler
- Kural olarak duruşmasız incelenir. Ancak
gerekli görülürse duruşma da yapılabilir. İtiraz merciinin yetkisi, itiraz
konusu ile sınırlıdır.
İTİRAZ HAKLI GÖRÜLÜRSE; İTİRAZİ İNCELEYEN MERCİ YENİ KARARI KENDİSİ VERİR.
İTİRAZ REDDEDİLİRSE; REDDEDİLMİŞTİR. İKİ KARAR DA KESİNDİR.
#
İSTİNAF
I.
GENEL OLARAK
CMK’nın 272-285. maddeleri arasında
düzenlenmiştir. 1808 tarihli Fransız CMK ve 1879 tarihli Osmanlı CMK’dan
esinlenilmiştir. 1932’den beri kurulmaya çalışılmaktaydı. 20 TEMMUZ 2016
tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacaktır. (Bizim nesle nasipmiş J)
İstinaf incelemesi, Bölge Adliye Mahkemesi
Ceza Dairesi (BAMCD) tarafından yapılır. AMAÇ, MADDİ GERÇEĞİN ARAŞTIRILMASIDIR.
(Yani ikinci kez yerel mahkeme gibi inceleniyor dosya.
Temyizdeki gibi örnek içtihat oluşturalım amacı yok.)
II.
İSTİNAF’A GİDİLEMEYECEK KARARLAR (m. 272/3)
-
Hapisten çevrilen adli para
cezası HARİÇ; sonuç olarak 3bin TL dahil adli para cezası mahkumiyeti[3]
-
Üst sınırı 500 günü geçmeyen adli
para cezasını gerektiren suçlardan BERAAT
-
Yasalarda kararın kesin olduğu
yazılan haller
III.
İSTİNAF SÜRESİ, USULÜ VE BAŞVURABİLECEK KİŞİLER
·
Hükmün açıklanmasından itibaren
7 GÜN İÇİNDE
yapılmalıdır.
·
BAMCD’ye yapılan başvurular
harca tabi değil (devlet para istemiyor)
·
İstinaf istemi, hükmü veren
mahkemeye yöneltilir. (m. 273)
·
Başvuru, hükmün kesinleşmesini engeller
(m. 275)
·
İstinaf kanun yoluna başvuracak
kişiler
o
Ağır ceza mahkemelerinde bulunan
Cumhuriyet savcıları,
mahkemelerinin yargı çevresi içerisindeki asliye
mahkemelerinin hükümlerine karşı, kararın o yer Cumhuriyet
başsavcılığına geliş tarihinden itibaren yedi gün içinde istinaf yoluna başvurabilirler.
o
Sanık ve CMK’ya göre katılan
sıfatını almış olanlar ile katılma
isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını
alabilecek surette suçtan zarar görmüş
bulunanlar da başvurabilir
IV.
İSTİNAF SÜRECİ
-
İstinaf
dilekçesinin verilmesinden sonra, ilk incelemeyi hükmü veren mahkeme yapar. (Ayak işlerini yapar)
o
Süre geçmişse
o
İstinaf yolu kapalı ise
o
Başvurucunun, buna hakkı yoksa REDDEDER (Basit şeyler)
-
Sonra,
kararı veren mahkeme dosyayı BAM’a gönderir. BAM, dosyayı aldığını karşı tarafa
(mağdur vs sanık) tebliğ eder, karşı taraf cevap verebilir.
-
Cevaptan
sonra, dosya BAM Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilir. (BAMCBS)
-
BAMCBS,
gerekli incelemeleri yapar, eksiklikleri tamamlar, delil varsa ekler. Taraflara
da gerekli bilgileri tebliğ eder. (Aynı
yerel mahk. gibi)
-
Dosya,
BAM Ceza Dairesi’ne gönderilir. BAMCD ön inceleme yapar. (BAMCD, yerel mahkemenin ön incelemesine güvenmiyor)
-
BAMCD,
üstteki ön inceleme şartlarını yeniden inceler. Yetkisiz BAMCD ise, yetkili
BAMCD’ye gönderir. Sorun yoksa ESASTAN İNCELEMEYE GEÇER
-
ESASTAN İNCELEMEDE, HERŞEYİ ARAŞTIRIR. Dosya, kurulca incelenir VEYA
Başkan tarafından üyelere bölüştürülür. (Bu
yeni birşey)
BAM KARARI
BAMCD, 3 türlü karar verebilir.
1.
Başvuruyu esastan reddeder.
2.
Kesin hukuka aykırılık
nedeniyle hükmü bozar[4].
3.
Dosyanın yeniden görülmesi için
duruşma hazırlığına başlar.
-
Başvuruyu esastan reddederse,
yerel mahkemeyi haklı görmüş demektir.
-
Kesin hukuka aykırılık varsa,
ilk derece mahkemesine gönderir.
-
İlk iki durum yoksa (Red veya bozma) AYRINTILI İNCELEMEYE BAŞLAR. DURUŞMA YAPAR.
BAM Başkanı veya görevlendireceği üye, duruşma
için gerekli çağrıları yapar. (Duruşmaya
çağırma, bilirkişi ayarlama vs) Aynen yerel mahkeme gibi yargılamaya
başlar. (İstisnalar, CMK 282)[5]
BAM, duruşma sonucundan; ya başvuruyu
esastan reddeder. (Yerel mahkeme haklı)
Ya da yeni hüküm verir. (ÇOK FAZLA İNCELEME
VAR, EVET)
SANIK
LEHİNE BU YOLA BAŞVURULMUŞSA, YENİ CEZA; ESKİSİNDEN DAHA AĞIR OLAMAZ. (HANGİ İLKEYDİ BU? EVET?
ALEYHE BOZMA YASAĞI DEDİĞİNİZİ DUYAR GİBİYİM)
Bu karara karşı direnilemez. (İtiraz,
temyiz, olağanüstü kanun yolları mümkün) (CMK, m. 284/1-2)
#
TEMYİZ
20 Temmuz 2016 tarihine kadar CMUK (Eski cmk) hükümleri
uygulanacak, 20 Temmuz’dan itibaren yeni CMK uygulanacaktır.
Kural olarak, BAMCD hükümleri ile, hükme
esas teşkil eden ara kararları temyiz edilebilir. Bazı hallerde BAM’ı atlayarak
doğrudan Yargıtay’a gidilebilir.
BAMCD’nin
-
Bozma dışında kalan hükümleri
-
Hükümden önce verilip, hükme esas teşkil eden kararları
-
Başka kanun yolu öngörülmemiş kararlar TEMYİZ YOLUNA KONU OLABİLİR.
·
Temyiz edilemeyecek kararlar; (m. 286/2)
o
İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî
para cezalarına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi
kararları
o
İlk derece mahkemelerinden verilen beş
yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan
bölge adliye mahkemesi kararları
o
İlk
derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı iki yıla kadar (iki yıl dâhil) hapis cezasını
gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adli para cezalarına ilişkin her türlü
bölge adliye mahkemesi kararları
o
Adlî para cezasını
gerektiren suçlarda ilk derece mahkemelerinden verilen hükümlere ilişkin her
türlü bölge adliye mahkemesi kararları
o
Sadece
eşya veya kazanç müsaderesine veya bunlara yer olmadığına ilişkin ilk derece
mahkemesi kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine
dair kararları
o
On yıl veya daha az hapis cezasını veya
adlî para cezasını gerektiren suçlardan, ilk derece mahkemesince verilen beraat kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan
reddine dair kararları
o
Davanın
düşmesine, ceza verilmesine yer olmadığına, güvenlik tedbirine ilişkin ilk
derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen
bu tür kararlar veya istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar
o
Yukarıdaki
bentlerde yer alan sınırlar içinde kalmak koşuluyla aynı hükümde, cezalardan
ve kararlardan birden fazlasını içeren bölge adliye mahkemesi kararları temyiz edilemez.
Temyiz nedeni à
Hükmün hukuka aykırı olması gerekir. (Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka
aykırılıktır.) (m. 294/2)
KESİN
HUKUKA AYKIRILIKLAR; (m. 289)
Temyiz
dilekçesi veya beyanında gösterilmiş olmasa da aşağıda yazılı hâllerde hukuka kesin aykırılık var sayılır.
a)
Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması.
b)
Hâkimlik görevini yapmaktan
kanun gereğince yasaklanmış hâkimin hükme katılması.
c)
Geçerli şüphe nedeniyle
hakkında ret istemi öne sürülmüş olup
da bu istem kabul olunduğu hâlde
hâkimin hükme katılması veya bu
istemin kanuna aykırı olarak reddedilip
hâkimin hükme katılması.
d)
Mahkemenin kanuna aykırı olarak davaya
bakmaya kendini görevli veya yetkili
görmesi.
e)
Cumhuriyet savcısı veya duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken diğer kişilerin yokluğunda
duruşma yapılması.
f)
Duruşmalı olarak verilen hükümde açıklık kuralının ihlâl edilmesi.
g)
Hükmün 230. madde gereğince gerekçeyi içermemesi.
h)
Hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkının
sınırlandırılmış olması.
i)
Hükmün hukuka aykırı yöntemlerle
elde edilen delile dayanması.
à Sanığın yararına olan hukuk
kurallarına aykırılığın, sanık aleyhine hüküm bozması sonucunu doğuracağı
haller,
à Ayrı dava açılarak hukuka
aykırılığın giderilebileceği haller
TEMYİZ
NEDENİ SAYILAMAZ.
Temyiz
süresi;
Hükmün açıklanmasından itibaren 7 GÜN (yokluğunda açıklanmışsa, tebliğinden itibaren) Temyiz başvurusu,
hükmün kesinleşmesini engeller. Temyiz eden, bozma istemi gerekçelerini
başvurularında göstermelidir.
TEMYİZ
SÜRECİ
Temyiz
istemi, kanunî sürenin
geçmesinden sonra yapılmış veya temyiz edilemeyecek bir
hüküm temyiz edilmiş veya temyiz edenin buna hakkı yoksa, hükmü temyiz olunan bölge adliye veya ilk derece mahkemesi bir karar ile temyiz
istemini reddeder. (ÖN İNCELEME) (m.296)
m. 296’ya göre reddedilmezse; karşı tarafa
bu tebliğ edilir. Karşı taraf cevap verebilir. Cevap verildikten veya cevap
süresi geçtikten sonra dosya Yargıtay CBS’ye gönderilir. CBS inceleme yapar.
Sonra Yargıtay, bir ön inceleme de kendisi yapar. (BAM’daki sisteme benzer)
10 YIL VE DAHA FAZLA HAPİS
CEZASINA İLİŞKİN HÜKÜMLERDE; YARGITAY, İNCELEMELERİNİ
SANIĞIN VEYA KATILANIN İSTEMİ
ÜZERİNE VEYA RE’SEN DURUŞMALI YAPAR (YAPAR DİYOR, DİKKAT. YAPABİLİR DEMİYOR)
Duruşmada hazırlanan rapor üyelere okunur.
Üyeler bizzat ayrıca inceler. Sonra duruşma açılır. Duruşmada Yargıtay CBS veya
görevlendireceği biri de bulunur. HER
HALÜKARDA HÜKÜM ÖNCESİ SON SÖZ SANIĞINDIR.
Bölge adliye mahkemesinin temyiz olunan hükmünün Yargıtayca
hukuka uygun bulunması hâlinde
temyiz isteminin esastan reddine
karar verilir.
Yargıtay;
temyiz edilen hükmü, temyiz başvurusunda gösterilen hükmü etkileyecek nitelikteki hukuka aykırılıklar nedeniyle bozar.
Bozma sebepleri ilâmda ayrı ayrı gösterilir.
Hüküm,
temyiz dilekçesinde gösterilen
sebeplerle bozulduğunda, dilekçede açıklanmış olmasa bile saptanan bütün diğer hukuka aykırılık hâlleri de ilâmda
gösterilir. (Her türlü inceliyor Yargıtay)
Hükmün
bozulmasına neden olan hukuka aykırılık, bu hükme esas olarak saptanan
işlemlerden kaynaklanmış ise, bunlar da aynı zamanda bozulur.
Aşağıdaki hallerde, Yargıtay
kendisi de düzeltebilir. (m. 303)
a) Olayın daha
ziyade aydınlanması gerekmeden beraate veya davanın düşmesine ya da alt ve üst
sınırı olmayan sabit bir cezaya hükmolunması gerekirse.
b) Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığının iddiasına uygun olarak sanığa kanunda yazılı
cezanın en alt derecesini uygulamayı uygun görürse.
c) Mahkemece
sabit görülen suçun unsurları, niteliği ve cezası hükümde doğru gösterilmiş
olduğu hâlde sadece kanunun madde numarası yanlış yazılmış ise.
d) Hükümden
sonra yürürlüğe giren kanun, suçun cezasını azaltmış ve mahkemece sanığa
verilecek cezanın belirlenmesinde artırma sebebi kabul edilmemiş veya yeni bir
kanun ile fiil suç olmaktan çıkarılmış ise birinci hâlde daha az bir cezanın
hükmolunması ve ikinci hâlde hiç ceza hükmolunmaması gerekirse.
e) Sanığın
açıkça saptanmış olan doğum ve suç tarihlerine göre verilecek cezanın
belirlenmesinde gerekli indirim yapılmamış veya yanlış indirim yapılmış ise.
f) Artırma veya
indirim sonucunda verilecek ceza süresi veya miktarının belirlenmesinde maddî
hata yapılmış ise.
g) Türk Ceza
Kanununun 61. maddesindeki sıralamanın gözetilmemesi yüzünden eksik veya fazla
ceza verilmiş ise.
h) Harçlar
Kanunu ile yargılama giderlerine ilişkin hükümlere ve Avukatlık Kanununa göre
düzenlenen ücret tarifesine aykırılık mevcutsa.
·
Yargıtaydan verilen bozma
kararına bölge adliye veya ilk derece mahkemesinin direnme hakkı vardır. Ancak,
direnme üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara karşı
direnilemez. Hüküm yalnız sanık tarafından veya onun lehine Cumhuriyet savcısı
veya 262. maddede gösterilen kimselerce temyiz edilmişse, yeniden verilen
hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz.
“Kabul
edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma,
başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.
Bu hâlde başvurunun yapıldığı merci, başvuruyu derhâl görevli ve
yetkili olan mercie gönderir.”
[1] 20 Temmuz 2016 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek yeni
sisteme göre yazılmıştır. DİPNOTLAR
ÖNEMSİZ DEĞİLDİR! Öncelikli olarak, Centel/Zafer Ceza Muhakemesi Hukuku 12. Baskı'dan yararlanılmıştır.
[2] Eski CMK’da acele ve adi itiraz olarak ikiye
ayrılmaktaydı. Ancak 5271 sayılı CMK ile birlikte bu ayrım ortadan kalkmıştır.
[3] Örneğin
o yargı çevresinde 5 tane SCH varsa, 1. SCH kararına karşı 2.; 5. SCH kararına
karşı 1. SCH itirazı incelemeye yetkilidir.
[5] b) İlk derece mahkemesinin kararında 289. maddede belirtilen bir hukuka aykırılık
nedeninin bulunması hâlinde hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden
incelenmek ve hükmolunmak üzere hükmü bozulan ilk derece mahkemesine veya kendi
yargı çevresinde uygun göreceği diğer bir ilk derece mahkemesine
gönderilmesine,
Madde 282 – Duruşma açıldığında aşağıda gösterilen istisnalar
dışında CMK’nın duruşma hazırlığı, duruşma ve karara ilişkin hükümleri
uygulanır:
a) Duruşma, bu Kanunun
öngördüğü genel hükümlere göre başladıktan sonra görevlendirilen üyenin
inceleme raporu okunur.
b) İlk derece mahkemesinin
gerekçeli hükmü de okunur.
c) İlk derece mahkemesinde
dinlenilen tanıkların ifadelerini içeren tutanaklar ile keşif tutanakları,
bilirkişi raporu, bölge adliye mahkemesi duruşma hazırlığı aşamasında toplanan
delil ve belgeler, yapılmışsa keşif ve bilirkişi açıklamalarına ilişkin
tutanak ve raporlar okunur.
d) Bölge adliye mahkemesi
duruşmasında dinlenilmeleri gerekli görülen tanık ve bilirkişiler çağrılır.
Yorumlar
Yorum Gönder