Ceza Hukukunda Suçların İçtimaı - 1

CEZA HUKUKU’NDA SUÇLARIN İÇTİMAI [1]

Suçların içtimaı[2], en kısa anlatımla suçların toplanmasıdır. Bununla ilgili olarak;
-       Eğer suç, diğer suçun unsuru veya ağırlaştırıcı sebebi ise à BİLEŞİK SUÇ (m.42) (Tek bir ceza verilir)
-       Aynı suç, değişik zamanlarda bir kişiye karşı birden fazla kez işlenirse à ZİNCİRLEME SUÇ (m.43/1) (Ceza artırılır)
-       Tek fiille birden fazla suç varsa à İÇTİMA (m.43/2 Aynı nev’iden ve 44 farklı nev’iden )(Bir fiille birden fazla suç varsa 44; aynı suç, tek fiil ve birden fazla mağdur varsa 43/2) hükümleri uygulanır. Eğer 43 ve 44. maddeler yoksa içtima hükümleri uygulanmayıp (43-44) GERÇEK İÇTİMA HÜKÜMLERİ UYGULANIR. YANİ AYRI AYRI CEZA VERİLİR.

Hepsini tek tek açıklayacağız.

I.               BİLEŞİK SUÇ

TCK’nın 42. maddesindeki bileşik suç (mürekkep suç) hükümlerine göre; bir suç, diğerinin unsuru veya ağırlaştırıcı nedeni ise tek fiil sayılır. Bu tür suçlarda içtima hükümleri uygulanmaz.

Örneğin; Yağma suçunun oluşması için hırsızlık suçu ile birlikte cebir veya tehdidin olması gerekmektedir. Bu durumda cebir/tehdit (108/106) ve hırsızlıktan (141) ayrı ayrı ceza verilmeyip; yağma suçundan cezalandırma yoluna gidilmelidir. (m.148)

Bir diğer örnek olarak; yağma suçunun nitelikli halinde, örneğin konutta işlenen yağma suçunda, TCK’nın 149/1-d maddesindeki nitelikli hal uygulanacaktır. Cebir/tehdit, hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlalden dolayı ayrı ayrı ceza verilmeyecektir.

Bir başka örnek olarak; mahkumun veya tutuklunun cezaevinden firar etmesi esnasında (m. 292) bir mala zarar vermesi halinde 292. maddenin temel halinden ve 151. maddeden (mala zarar verme) ayrı ayrı ceza verilmeyecek; 292. maddenin 4. fıkrasındaki nitelikli halden ceza verilecektir.

Peki fail, uyuşturucu madde ticareti amacıyla bir araba çalarsa bileşik suçtan bahsedilebilir mi? Önce kendiniz biraz düşünün. Yanıt ve daha fazla örnek dipnotta[3] =)


II.             ZİNCİRLEME SUÇ

TCK’nın 43. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenmiştir. Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, FARKLI ZAMANLARDA bir kişiye karşı, aynı suçun, birden fazla işlenmesi halidir. DAHA FAZLA CEZA VERİLİR.

·      Bu konuyu unutmamak için ayağına birçok halkanın olduğu bir zincir takılmış olan adamı düşünebilirsiniz. Değişik zamanlarda bu adamın zincirine aynı halkalardan takılmış. Yani aynı suç, aynı kişiye karşı farklı zamanlarda işlenmiş. Olay bu =)

Örneğin; 2 ay boyunca her gün market kasasından para çalan kasiyer; 60 ayrı güveni kötüye kullanma suçundan değil (Bu durumda hemen akla gelebilen yanıt olarak hırsızlık değil; TCK 155’deki güveni kötüye kullanma suçu vardır) bir tane güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılır ama cezası zincirleme suç hükümlerine göre artırılır.

A.    ŞARTLARI
§  Aynı suçun değişik zamanlarda birden çok işlenmesi
§  Bir suç işleme kararının bulunması
§  Aynı kişiye karşı işlenmesi

1.     Aynı suçun değişik zamanlarda birden çok işlenmesi

Zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için, meydana gelen eylemlerde tipiklik, maddi ve manevi unsurlar gerçekleşmeli ve hukuka aykırılık şartı (Neydi bu 4 unsur? Tipiklik, maddi unsur, manevi unsur, hukuka aykırılık unsuru) mevcut olmalıdır. Bir kısmı teşebbüs aşamasında kalıp kalmaması farketmeksizin, tamamlanmış suç üzerinden değerlendirme yapılır.

Örneğin; A à B’yi üç yerinden bıçaklasa, üç ayrı yaralama mı vardır? Hayır. Tek bir yaralama suçundan bahsedilir. A à B’in evine girip televizyon, porselen tabak ve kıymetli bir vazo çalsa üç ayrı hırsızlık mı oluşur? Hayır. Tek bir hırsızlık suçundan bahsedilir. Yani, alınan üç eşya da bir suçun işlenmesi kapsamında olduğu için BİRDEN ÇOK İŞLENMİŞ DEĞİL, BİR KEZ İŞLENMİŞ KABUL EDİLİR VE BU ÖRNEKLERDE ZİNCİRLEME SUÇ HÜKÜMLERİ UYGULANAMAZ.

Yargıtay’ın bir kararında; A à B’nin evine girdikten sonra otoparktaki arabanın anahtarını ve masada duran paraları alıp çıkıyor. Evden çıktıktan sonra arabayı çalıştırıp kaçıyor. Bu durumda hem araba hem de paranın hırsızlığından mı bahsedilir? Hayır. Tek bir hırsızlık suçu söz konusudur. Yargıtay bu olayda, zincirleme suç hükümleri uygulanamaz demiştir.

Aynı suç değişik zamanlarda icrai veya ihmali bir şekilde işlenebilir. Nasıl olur bu? Örneğin; Ahmet, sabah ders çalışmak için arkadaşının evine gider. Sonra tartışırlar ve arkadaşı Ahmet’e evimden çık der. Ahmet çıkmaz. Arkadaşı zorla çıkartır. (İhmali surette. Birinci konut dokunulmazlığını ihlal suçu) 1 saat sonra Ahmet, tekrar eve zorla girer. (İcrai surette. İkinci konut dokunulmazlığını ihlal suçu).

·      ÖNEMLİ NOT à Aşağıdaki suçlarda, Zincirleme suç hükümleri uygulanmaz[4]. Peki uygulanmazsa ne olur? Gerçek içtima hükümleri uygulanır ve ayrı ayrı ceza verilir.
o   Kasten öldürme[5]
o   Kasten yaralama
o   İşkence
o   Yağma

Bir suçun temel şekli ile daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli şekilleri, aynı suç sayılır. Örneğin; aynı kişiye karşı hırsızlık suçu bir gün gündüz (basit hırsızlık suçu), diğer gün gece işlenirse (hırsızlık suçunun nitelikli hali) zincirleme suç hükümleri uygulanmalıdır. Bir diğer örnek; aynı kişinin bir gün cebinden Iphone cep telefonu (basit hırsızlık), diğer gün 10 TL çalınırsa (malın değerinin azlığı nedeniyle daha az ceza durumu) aynı suç oluştuğu için zincirleme suç hükümleri uygulanmalıdır. Fakat Yargıtay’ın bu konuda değişik bir kararı var. Yargıtay diyor ki; farklı zamanlarda işlenen özel belgede sahtecilik suçu ve resmi belgede sahtecilik suçları, aynı hukuki yararı barındırdığından dolayı AYNI SUÇ SAYILIR ve zincirleme suç hükümleri uygulanır. (Garip. Aynı hukuki yarara sahip nice farklı suç var halbuki)


2.     Bir suç işleme kararının bulunması

Birden fazla suçun, tek bir suçu işleme kapsamında olması gerekmektedir. Burada önemli olan, failin genel planı ve niyetidir. Fail bir kerede değil. Parça parça suçu işlemek istemiş olabilir. Bu durumda yine zincirleme suç hükümleri uygulanacaktır. Örneğin; Kral’ın hazinesindeki 5 bin altını farkedilmesin diye teker teker 5bin günde çalan adamın durumunda, zincirleme suç hükümleri uygulanmalıdır. Çünkü failin kastı hazineyi boşaltmaktır.

Peki burada nasıl bir kıstasımız var? Bir suç işleme kararının bulunduğunu nerden anlayacağız? Hakim burada somut olayın özelliklerine göre değerlendirme yapmalı, eylemlerin işleyişindeki benzerlikleri, kovuşturma ve soruşturma evresindeki beyanları ve korunan hukuki faydaları göz önünde bulundurmalıdır.

İşlenen suçlar arası zaman ne kadar olmalıdır? Aşırı bir zaman olmamak kaydıyla, hakime burada somut olayın özelliklerine göre değerlendirme yetkisi tanınmıştır. Hakim somut olaya göre karar vermelidir. Örneğin; her ayın 25’inde emekli maaşını çekmek için bankaya giden Şevket amcanın cebinden maaşını gizlice ocak, şubat ve mart ayları boyunca çalan hırsızın fiili tek bir hırsızlık olarak değerlendirilip zincirleme suç hükümleri mi uygulanmalıdır? Yoksa üç ayrı hırsızlık suçu mu vardır? Kanımızca burada hırsızlık suçlarını "bir" suç işleme iradesi kapsamında değerlendirmeli, zincirleme suç hükümlerini uygulayıp ceza artırılmalıdır.

SORU: Ahmet, Mehmet’in cebinden parasını çaldı. Daha sonra bu olay mahkemeye intikal etti ve 3 ay sonra Ahmet hapis cezasına mahkum oldu. Mahkumiyetten iki gün sonra cezaevine gitmeden evvel Ahmet, Mehmet’in parasını yine çalarsa zincirleme suç hükümleri uygulanır mı? Böyle bir durumda zincirleme suç hükümleri değil; tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği kanaatindeyiz.

Yargıtay’ın bir kararına göre, mağdura askere gitmeden önce ve askerden geldikten sonra iki kez cinsel saldırıda bulunan sanığın durumunda, aynı suç işleme kararıyla olmadığından dolayı iki ayrı suç olarak kabul edilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ancak bu suçun, örneğin; 2 saat arayla aynı kişiye karşı işlenmesi durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanabileceğini düşünmekteyiz. Ayrıca Yargıtay; bir sene arayla aynı kişiye iki ayrı sahte senet veren sanığın, zincirleme suç hükümlerinden yararlanmaması gerektiğini ifade etmiştir. Yani kısacası, hakim somut olaya göre kendisi bu süre zarfının mahiyetini tayin etmelidir.

Son bir örnek; sanığın, öldürmeye çalıştığı ve bu amaçla ateş ettiği kimsenin ölmemesi ve bunun üzerine kişiyi bir hafta sonra hastanede öldürmesi durumunda, aynı suçun işlenmesi kararı mevcut olduğundan dolayı; KASTEN ÖLDÜRME ve KASTEN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS açısından zincirleme suç hükümleri uygulanmalıdır.

·      Taksirli suçlarda ZİNCİRLEME SUÇ HÜKÜMLERİ UYGULANAMAZ ! Çünkü suç işleme kararı yok.
·      Kabahatler açısından, Kabahatler Kanunu’nun 15. maddesinin 2. fıkrasındaki özel hüküm gereğince, TCK’nın 43. maddesinin 1. fıkrası uygulanamayacaktır[6].


3.     Aynı kişiye karşı işlenmesi

Zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilirliğinin bir diğer şartı, bu suçun aynı kişiye karşı işlenmesidir. Örneğin; halı sahada maç esnasında soyunma odasındaki cep telefonları toplayan fail, zincirleme suç hükümlerinden yararlanamayacaktır. NEDEN? Çünkü birden fazla mağdur bulunmaktadır.

Diğer bir örnek; bankada saymanlık yapan fail, bankanın o şubesindeki 4 memurun hesaplarından her ay 30’ar lira alıyor ve bunu bir yıl boyunca yapıyor. Bu durumda, 4 ayrı zincirleme suç hükmü uygulanacaktır. Yani her mağdur için ayrı bir uygulama mevcut olmalıdır. Madde gerekçesi de bir örnekle izaha çalışmıştır: Otoparktaki otomobillerin camını kararak teypleri alma fiilinde birden fazla kişiye karşı suçun işlenmesi nedeniyle 43/1 uygulanamaz.

            PEKİ, MAĞDUR BİR KİŞİ DEĞİL DE KAMU İSE?
Rüşvet, irtikap ve zimmet gibi suçlarda zincirleme suç hükümleri uygulanabilir mi? Bu durumda nasıl bir yorum yapmak gerekiyor? Yanıt dipnotta[7].


Zincirleme suç hükümlerinin şartlarının tümü varsa; ceza 1/4'ten 3/4'e kadar artırılabilir. Peki somut ceza mı soyut ceza üzerinden mi artırım yapılır? Artuk hoca ve Özbek hoca somut ceza üzerinden artırılsın diyor. Yani TCK 61/5’deki sıraya uyularak ceza belirlenmeli ve buna göre artırım yapılmalıdır.

Suçun işlendiği an, teselsülün sona erdiği andır. Yani, son suç ne zaman işlenmişse o zamanı esas alırız. Failin yaşı da son suçun işlendiği andaki duruma göre belirlenmelidir. Bir kısmı teşebbüste kalmış bir kısmı tamamlanmışsa, tamamlanmış ceza esas alınır. Zamanaşımı, af ve şikayetten vazgeçme olmamalıdır.





[1] Bu çalışmada; Artuk/Gökcen/Yenidünya, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Adalet Yayınevi; Özbek ve diğerleri, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler; Mustafa Özen, Suçların İçtimaı eserlerinden istifade edilmiştir.
[2] Suçların içtimaı (birleşmesi) öğrenciler tarafından zor kavranan bir konudur. Konunun zorluğu dolayısıyla biraz örneklendirerek anlatmaya çalıştım. Öğrenciler açısından faydalı bir ders notu olması dileğiyle =)
[3] Uyuşturucu madde ticareti için araba çalarsa hırsızlık suçu oluşacaktır. Hırsızlık suçu, uyuşturucu madde ticareti suçunun nitelikli hali veya unsuru olmadığından BİLEŞİK SUÇTAN BAHSEDEMEYİZ. Hırsızlık (141) ve uyuşturucu madde ticareti (188) suçu iki ayrı suç olarak değerlendirilmelidir.

Hırsızlık yaparken engel olmak isteyen işyeri sahibini öldüren kişinin durumunda da yağma suçundan bahsedilemez. Hırsızlık ve kasten öldürmeden ayrı ayrı ceza verilmelidir. Çünkü failin ilk baştaki kastı adama cebir uygulayarak değilken, sonradan cebir uygulamıştır. Bu konu Ceza Hukuku Özel Hükümler dersinde yağma suçunda daha ayrıntılı anlatılabilecek bir konudur. Tartışmalar için Artuk hocanın kitabına bakılabilir. Artuk hoca, 82/1-h’deki delili ortadan kaldırmak ve suçun işlenmesini kolaylaştırmak için kasten öldürme suçunda da içtimaya ilişkin görüşlerini ifade etmiştir. Kitaba bakınız.

Cinsel saldırı için eve girmede cinsel saldırı ve konut dokunulmazlığını ihlal ayrı ayrı ceza verilir. 
[4] 2005’te yapılan değişiklik öncesi cinsel saldırı ve çocukların cinsel istismarı suçları bu istisnalardandı. Ancak değişiklikle bu iki suç çıkartılmıştır. Peki kanun koyucu neden sadece bu 4 suçu seçmiştir? Veli Özer Özbek hoca, kanun koyucu herhangi bir gerekçe belirtmese de, bu suçların öneminden dolayı zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması gerektiği düşünülmüş olabilir diyor.
[5] Peki bir suç icrası kapsamında bir kişi birden fazla nasıl kasten ölebilir? (Biri teşebbüs aşamasında kalmış olabilir mesela)
[6] Kabahatler Kanunu’na göre; Aynı kabahatin birden fazla işlenmesi halinde her bir kabahatle ilgili olarak ayrı ayrı idarî para cezası verilir. Kesintisiz fiille işlenebilen kabahatlerde, bu nedenle idarî yaptırım kararı verilinceye kadar fiil tek sayılır.”
[7] Kanun koyucu buna da bir çözüm getirmiştir. Mağduru belli olmayan suçlarda da zincirleme suç hükümleri uygulanır. Ancak tabi kamuya karşı işlenen suçlarda uygulanmamasını gerektiğini (TCK her ne kadar açıksa da, değişmesini düşünen hocalarımıza göre) savunan görüşler de mevcut.

Yorumlar